SEZARYEN ORANLARINDA KRİTİK ARTIŞA KARŞI "NORMAL DOĞUM" HAMLESİ
Türkiye’de sezaryen oranları dünya ortalamasının çok üzerinde... Sağlık Bakanlığının hayata geçirdiği “Normal Doğum Eylem Planı” ile hem anne ve bebek sağlığını korumak hem de sezaryen oranlarını düşürmek hedefleniyor.
Normal Doğum Teşviki İçin Yeni Dönem Başlıyor
Sağlık Bakanlığı, sezaryen doğum oranlarındaki artışı durdurmak ve anne-bebek sağlığını korumak amacıyla "Normal Doğum Eylem Planı"nı hayata geçirdi. Planın ana hedefi, tıbbi gerekçe olmaksızın yapılan sezaryen doğumları azaltmak ve normal doğumu teşvik etmek…
2022 Sağlık İstatistikleri Yıllığı’na göre Türkiye’deki sezaryen oranı %60,1 ile dünya ortalamasının (%10-15) çok üzerinde. Uzmanlar, bu durumun hem kısa hem uzun vadede anne ve bebek sağlığı üzerinde olumsuz etkileri olduğuna dikkat çekiyor.
Neden Normal Doğum?
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), 37-42. haftalar arasında kendiliğinden başlayan ve gerçekleşen normal doğumu, anne ve bebek sağlığı açısından en güvenli yöntem olarak tanımlıyor. Normal doğum sayesinde anneler daha kısa sürede toparlanıyor, emzirmeye daha erken başlanıyor ve doğum sonrası komplikasyon riski azalıyor.
Bebek açısından ise solunum sıkıntıları, bağışıklık sorunları ve vücut ısısı ayarlanması gibi hayati konularda normal doğumun avantajları dikkat çekiyor.
Sezaryen Yalnızca Gerekliyse
Uzmanlar, sezaryenin ancak tıbbi zorunluluk halinde tercih edilmesi gerektiğini vurguluyor. Ancak Türkiye’de medikal ve hukuki kaygılar, sağlık personelinin yaklaşımı ve anne adaylarının korkuları gibi nedenlerle sezaryene yönelim artıyor. Özellikle özel hastanelerde sezaryen oranlarının yüksekliği dikkat çekiyor.
Bu nedenle yeni yasal düzenlemelerle sağlık çalışanlarının yalnızca kasıtlı hataları halinde sorumlu tutulacağı bir sistem kurulması, "defansif tıp" uygulamalarının önüne geçmeyi amaçlıyor.
Ayrıca “Gebe Okulları”nın yaygınlaştırılması, kadınların doğum süreci hakkında bilinçlenmesini sağlayacak. Bu okullarda normal doğumun avantajları, doğum korkusu ile başa çıkma yolları ve doğumda ağrı yönetimi gibi konular işlenecek.
Ebelerin Rolü Güçlendiriliyor
Yeni eylem planı ile ebelerin doğumdaki etkinliği artırılacak. İsveç gibi ülkelerde başarıyla uygulanan “ebe liderliğinde doğum” modeli, Türkiye'de de yaygınlaştırılıyor. Müdahalesiz, saygılı ve doğal doğum ortamlarının oluşturulması hedefleniyor. Bu süreçlerde doğum ağrısını azaltmaya yönelik ilaç dışı yöntemler ön planda tutulacak.
Sürdürülebilir Nüfus ve Sağlık İçin
Uzmanlar, gereksiz sezaryen doğumların uzun vadede toplumsal sağlık giderlerini artırdığını ve doğurganlık oranlarını etkilediğini belirtiyor. Bu kapsamda geliştirilen eylem planı, nüfus artış hızını sürdürülebilir bir seviyede tutmayı da amaçlıyor.
Sonuç olarak, normal doğumun hem anne hem de bebek sağlığı açısından birçok fayda sunduğu bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Bu nedenle, doğru bilgilendirme, doğuma hazırlık eğitimleri ve sağlık çalışanlarının destekleyici yaklaşımıyla, toplumda sezaryene olan gereksiz yönelim azaltılabilir. Kadınların bilinçli tercihler yapabilmesi için doğumla ilgili tüm süreçlerin şeffaf ve güven verici şekilde sunulması büyük önem taşımaktadır. Unutulmamalıdır ki, her kadının doğum hakkı kutsaldır ve bu hakkın en sağlıklı şekilde kullanılması, hem bireysel hem de toplumsal bir kazanımdır.
Doğru bilgi, doğru karar: Normal doğum, hem anne hem bebek için sağlıklı bir başlangıcın anahtarı.
Bingöl İl Sağlık Müdürlüğü