1 Aralık Dünya AIDS Günü
02 Aralık 2024

1 Aralık Dünya AIDS (Acquired Immunodeficiency Syndrome /Edinilmiş Bağışıklık Eksikliği Sendromu) Günü anlamına uygun olarak, HIV/AIDS konusuna dikkat çekmeye, kamuoyunun bilgilendirilmesine ve duyarlılığının artırılmasına yönelik çeşitli etkinlikler için önemli bir fırsat sağlamakta olup her yıl olduğu gibi, bu yıl da çeşitli aktivitelerin gerçekleştirilmesi planlanmaktadır.

 DSÖ'nün HIV'e ilişkin 2022-2030 küresel sağlık sektörü stratejisi,  HIV enfeksiyonlarını 2020'de 1,5 milyondan 2030'a kadar 335 bine, ölümleri ise 2020'de 680 bine kadar 2030'da 240 000'in altına düşürmeyi hedefliyor.
1151

 

Ülkemizde HIV/AIDS ile mücadele amacı ile oluşturulmuş olan Türkiye HIV/AIDS Kontrol Programı; insan haklarını gözeterek, HIV/AIDS yayılımı için risk oluşturan faktörlerle mücadele etmek, her bireyin tanı ve tedavi, bakım ve desteğe eşit ulaşımını sağlayarak, toplumun sağlığını korumak ve geliştirmek misyonu altında ülkemizdeki HIV/AIDS çalışmalarına yol haritası oluşturmak, ölçülebilir değerlendirmelerle faaliyet planlarını yürütmek amacıyla hazırlanmış ulusal bir plandır.

Ülkemizde HIV/AIDS bildirimi zorunlu hastalıklar listesinde yer almakta olup, 1985 yılındaki ilk vaka bildiriminden bu yana sürveyansı yürütülmektedir. Bireylerin ayırımcılık ve damgalanmaya uğramalarına engel olmak için HIV enfeksiyonunun bildiriminde hastaların güvenliği ve kişi haklarına zarar verilmemesi esastır. Bu nedenle HIV/AIDS sebebiyle sağlık kuruluşlarına başvuran, tedavi ve testlerini yaptıran hastalarımızın veya yeni tespit edilen HIV pozitif kişilerin kimliği ile ilgili bilgiler kodlanarak bildirilmekte olup kişilerin isim, soy isim ve T.C kimlik numarası bilgileri alınmamaktadır

Vakaların bildirimleri doğrulama tarihi üzerinden değerlendirilmektedir. Vaka sayıları doğrulama testi pozitif tespit edilerek bildirimi yapılan vakalar üzerinden hesaplanmaktadır. Bu nedenle bu yıl içinde bir önceki yıllarda doğrulama testi yapılan vakaların bildirimleri yapılabilmektedir. Bu durumda, yıllık vaka sayıları değişebilmektedir.

Ülkemizde 1985 yılından 07 Kasım 2024 tarihine kadar doğrulama testi pozitif tespit edilerek bildirimi yapılan 45.835 HIV pozitif kişi ve 2.438 AIDS vakası mevcuttur. HIV ve AIDS toplam vakaların %81,8’i erkek, %18,2’si kadın olup %16,1’i yabancı uyruklu kişilerden oluşmaktadır. Vakalar en fazla sırasıyla 25-29 ve 30-34 yaş gruplarında görülmektedir. Vakaların bulaş yoluna göre dağılımına bakıldığında, yine ilk vakanın görüldüğü 1985 yılından itibaren, ülkemizde bildirimi yapılan vakaların %58,9’unda bulaşma yolu bildirilmemiştir. Bulaşma yolu bildirilen vakalar içerisinde cinsel yolla bulaşma %94,4, damar içi madde kullanımı yoluyla bulaşma %1,2 ve anneden bebeğe geçiş ise %1,2’dir. Vakaların %2,2’sinde çoklu bulaş yolu bildirilmiştir.

Tablo1.Türkiye HIV/AIDS Vakalarının Olası Bulaş Yollarına Göre Dağılımı
56465

Bu yılın teması "İnsan Haklarının İzinde Yürü" olarak belirlenmiş olup insan korunması vurgulanmaktadır. İnsan hakları merkeze alınarak toplumların öncülüğünde, dünya 2030 yılına kadar  AIDS'i bir halk sağlığı tehdidi olmaktan çıkarabilir. AIDS'in sona erdirilmesi, HIV ile yaşayan, HIV riski altında olan ya da HIV'den etkilenen herkese ulaşmamızı ve özellikle de en çok dışlanmış ve marjinalize edilmiş kişilere ulaşmamızı gerektirmektedir. Herkesin insan haklarının korunması, etkili bir HIV müdahalesinin temel dayanağıdır. Bu Dünya AIDS Günü, herkesin haklarını koruyarak herkesin sağlığını korumak için bir eylem çağrısıdır.


Afiş ve Broşürlere buradan ulaşabilirsiniz.  

 

Genel Bilgiler

HIV (İnsan Bağışıklık Yetmezliği Virüsü) bağışıklık sisteminin içine yerleşerek, bireyin bağışıklık sistemini zayıflatan, gözle görülemeyecek kadar küçük bir mikroptur. Bu virüs nedeniyle kişi enfeksiyonlarla ve hastalıklarla savaşma yeteneğini yavaş yavaş kaybeder. Kanında bu virüsün bulunduğu kişilere ‘‘HIV Pozitif’’ denmektedir. AIDS (Edinilmiş Bağışıklık Yetersizliği Sendromu) ise HIV enfeksiyonunun bağışıklık sistemini yetersiz hale getirdiği ve hastalık belirtilerinin başladığı durumdur.

        HIV sadece insanlarda hastalık yapar. HIV enfeksiyonu cinsiyet, yaş, dil, din, ırk farkı tanımadan herkesi etkiler. Bağışıklık sistemine zarar vererek hastalığa neden olur ve bulaştıktan sonra hastalık belirtilerinin ortaya çıkması 8-10 yıla kadar uzayabilir. Önlem alarak HIV hastalığından korunulabilir ve bulaşması engellenebilir.

           Kişiye HIV bulaştıktan yıllar sonra, bağışıklığın bozulmasına bağlı olarak, çeşitli hastalıkların ortaya çıktığı AIDS tablosu gelişir. Her HIV enfeksiyonu olan kişi, AIDS aşamasında değildir. HIV enfeksiyonu olan kişiler tedavi edilirse, AIDS olmazlar. AIDS döneminde de bireyler tedavi edilebilir ve tedaviden fayda görürler.

Günümüzde HIV enfeksiyonunun ve AIDS’in tedavisi mümkün olup tedavi sayesinde bu kişiler, diğer insanlar kadar yaşayabilmektedir.

 

HIV’in Bulaşma Yolları

En sık bulaşma yolu korunmasız cinsel temastır. Hasta kişi ile yapılan korunmasız (kondom, prezervatif, kılıf, kaput kullanılmadan) her türlü cinsel temasla (oral, vajinal, anal) virüs bulaşabilmektedir. En sık anal ilişki ile bulaşır. Vajinal ilişkide erkeklerden kadınlara bulaş daha kolay gerçekleşmektedir.

Kanda virüsün yoğun miktarda bulunması nedeni ile virüsü taşıyan kişilerden alınmış kan, kan ürünleri ve organ nakli yoluyla, damar içi enjektörlerin ortak kullanımı/paylaşımı ile ve ayrıca anneden bebeğine de bulaşabilmektedir.

Ülkemizde 1987 yılından itibaren her kan ve kan ürününe gerekli testler yapıldıktan sonra hastaya verilmektedir.

HIV; dokunma, tokalaşma, el ele tutuşma, sarılma, sosyal öpüşme, gözyaşı, ter, tükürük ile, beraber yemek yemekle (tabak, çatal, kaşık, bıçak ve bardak paylaşmakla), giysilerin ortak kullanımıyla, aynı havuzu, banyoyu, tuvaleti, saunayı ve duşu paylaşmakla, aynı yerde oturmakla, aynı havayı solumakla, aynı denizde yüzmekle, konuşmakla ve öksürükle, aynı evde, aynı ortamda çalışmak ve yaşamakla ve sinek, sivrisinek, böcek sokması, hayvan ısırması ile bulaşmamaktadır.

 

HIV Enfeksiyonu Tanısı Nasıl Konulur?

Kan testi en güvenilir tanı yöntemidir. Kan testi, tüm devlet hastaneleri ve aile sağlığı merkezleri (ASM), üniversite hastaneleri ve diğer sağlık kuruluşları ve gönüllü danışmanlık ve test merkezlerinde (GDTM) yapılabilir.

İlk alınan kan testi sonucunun ikinci bir kan testi ile doğrulanması gerekir. İkinci testte de pozitif saptanan kişilere HIV enfeksiyonu tanısı konulur.

Kanında HIV saptanan kişiler mutlaka tedavi olmalıdır. Tedavi ile sağlıklı bir hayat yaşanır ve HIV enfeksiyonunun diğer bireylere bulaşması engellenebilir.

 

Kimler Test Yaptırmalıdır?
Doktoru tarafından HIV testi yapılması önerilen tüm kişiler test yaptırmalıdır. Korunmasız cinsel ilişki yaşayanlar, birden fazla cinsel eşi olanlar, cinsel yolla bulaşan başka bir hastalığı olanlar, damar içi enjeksiyonla madde kullananlar ve HIV ile enfekte kişilerin eşleri, partnerleri HIV açısından risk altındadır ve mutlaka HIV testi yaptırmalıdır. Ayrıca. tüm gebelere de bebeğe HIV bulaşmasının önlenmesi için HIV testi yaptırmaları önerilmektedir.

HIV testi yaptırarak; hastalığın var olduğu erken dönemde öğrenilir ve böylece erken dönemde tedavisi sağlanır ve hastalığın başkalarına bulaştırılması önlenir. Tedavi başlanan kişiler günlük hayatlarına ve çalışma hayatına aynen devam eder.

       
Gönüllü danışmanlık ve test merkezleri (GDTM) danışmanlık hizmeti verilerek kimlik bilgisi istenilmeden, ücretsiz test imkanının sunulduğu ve test sonucuna göre de yönlendirmenin yapıldığı merkezlerdir. Bu merkezlerde kısa sürede HIV testi yaptırmak ve sonuç almak mümkündür.

       
Ayrıca kamu hastanelerinde de mahremiyet kurallarına uyularak sosyal güvence kapsamında test yaptırmak ücretsizdir.

HIV enfeksiyonu önlenebilir bir hastalıktır. Korunma önlemleri tedaviden çok daha etkili ve ucuzdur.

HIV Enfeksiyonundan Korunmak İçin;

1. En güvenli ve basit korunma yolu kondom (prezervatif) kullanımıdır. Her türlü cinsel ilişkide kondom kullanılmalıdır. Kondom tek kullanımlıktır ve tekrar kullanılmaz.

2. Alkol ya da bağımlılık yapıcı madde etkisinde cinsel ilişki yaşanmamalıdır.

3. Dövme, kulak delme, piercing gibi cilde hasar verecek herhangi bir kesici delici alet ya da iğne ile uygulama yapılacak ise mutlaka steril, tek kullanımlık malzeme ile yapılmalıdır.

4. Kullanılmış enjektörler asla paylaşılmamalıdır.

5. Tıbbi hizmet ya da diş sağlığı hizmeti Sağlık Bakanlığı tarafından onaylanmış kuruluşlardan alınmalıdır.

6. Kimseyle kan kardeşi olunmamalıdır.

 Cinsel yolla bulaşan hastalıklar hakkında bilgi edinilmeli ve cinsel yolla bulaşan herhangi bir hastalık varlığında tedavi olunmalıdır.

 

HIV Enfeksiyonu Tedavisi

Ağızdan alınan tabletler ile HIV pozitif kişiler tedavi edilebilmektedir.

Tedaviye ömür boyu devam edilmelidir.

Tedavi sayesinde vücuttaki virüsün çoğalması kontrol altında tutularak, bağışıklık sistemi güçlendirilir.

Tedavi boyunca düzenli aralıklarla hekim kontrolü gereklidir.

İlaçların yan etkisi yok denecek kadar azdır.

Her kişinin hastalık düzeyine göre uygun olan tedavi şekli doktoru tarafından düzenlenir.

HIV pozitif kişilerin tüm tedavi masrafları SGK (Sosyal Güvenlik Kurumu) tarafından karşılanır.

Tıbbi kayıtlarında mahremiyetleri korunur ve hastalıkları hakkında başkalarına açıklama yapılmaz.

 

HIV Açısından Risk Altında Hissediyorsanız Test Yaptırmak İçin En Yakın Sağlık Kuruluşuna Başvurun